SağlıkTüm Haberler

Huzurevinde bir haftada 75 kişi korona oldu; suç iki sağlıkçıya kaldı!

Eskişehir’de Hacı Süleyman Çakır Huzurevi’nde 9’u yaşlı biri kurum personeli 10 kişinin Covid-19 nedeniyle öldüğü, 75 kişinin de bir hafta içinde korona olduğu olayda iki sağlık çalışanı sorumlu tutuldu.

Eskişehir Hacı Süleyman Çakır Huzurevi’nde 9’u yaşlı biri kurum personeli 10 kişinin covid salgını nedeniyle ölümüne ilişkin yürütülen idari soruşturmada bir hemşire ve bir sağlık personelinin yargılanmasına karar verildi. Aralarında Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler eski il Müdürü, Huzurevi Müdür Vekilinin de bulunduğu yöneticilerden hiçbirinin sorumlu
tutulmaması ise dikkat çekti.

CHP Milletvekili: Bize göre 20 kişi öldü

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer karara tepki gösterek, “Bize göre 20’den fazla yaşlımızın, devletin kendi rakamlarıyla 9 yaşlı ve bir huzurevi personelinin öldüğü bu süreçte yöneticilerin vahim ihmal ve suçları aklanmak isteniyor. Ölümlerin sorumluluğu bir gariban hemşire ile sağlık memuruna çıkarılmak, fatura onlara kesilmek isteniyor. Bu soruşturma sonuçları bu haliyle asla kabul edilemez. Alınmayan ya da eksik alınan tedbirler, hatalı ve keyfi idari kararlar neticesinde Sadık Kaya ve 20’nin üzerinde yaşlımızın ölümüyle sonuçlanan ihmaller zincirinde tüm sorumluluğun yalnızca iki sağlık personeline çıkarılması hukuka, hakkaniyete ve vicdanlara aykırıdır” diye konuştu.

Çakırözer, Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız ve Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk’a ihmal ve ölümlerde sorumluluğu bulunan yöneticilerin korunmasına karşı durmaları çağrısında bulundu. Çakırözer konuya ilişkin yaptığı açıklamanın devamında, dosyada da yer alan ifadelere rağmen devletin en tepesinden gelen talimata karşın covid19 nedeniyle yaşamını yitiren Sadık Kaya’ya izin vermeyen yöneticiler ile onlara bu talimatı veren dönemin il müdürünün korunduğunu belirti.

Türkiye’nin hiçbir yerinde hiçbir huzurevinde bu kadar pozitif vaka yaşanmadığını dile getiren Çakırözer, “Bize göre 20’den fazla devletin kendi rakamlarına göre 10 covid ölümü hiçbir huzurevinde yaşanmadı. Bu huzurevine virüs bulaşmasında nasıl hiçbir yöneticinin ihmali olmaz? Diyelim ki bu iki sağlık çalışanının ihmali var. Onların yöneticileri nasıl hiçbir sorumluluğu yok olarak değerlendirilebilir? Gariban bir hemşire ile sağlık memuru suçlu olacak ama onların üzerindeki amirleri müdürleri izolasyon önlemlerinin alınmamasından sorumlu tutulmayacak? Nerede görülmüş böyle bir düzen?” diye sordu.


“Bakanlık müfettişleri talimatı veren yöneticileri aklıyor”

Savcılığa ulaşan soruşturma dosyasında yer alan bazı ifadelere de dikkatleri çeken Çakırözer, “Veysel Karadayı yıllardır Sadık Kaya ile yan yana çalışıyor. Yine bir başka çalışan bakım personeli Elif Tektaş toplantıda Sadık Kaya’nın sözlerini aktarıyor. İzin istediğini, verilmediğini söylüyorlar. Öte yandan dönemin İl Müdürü Alper Sezer ve Kurum Müdürü Meryem Türk Sadık Kaya’nın izin istemediğini belirterek yalan beyanda bulunmaktalar.
Belgelerde ‘Cumhurbaşkanının kronik rahatsızlığı olanlar evinde kalsın’ genelgesine rağmen Sadık Kaya’dan ısrarla üç hekim imzalı rapor istendiği” görülüyor. Bu raporu almak için haklı olarak hastaneye gitme riskini üstlenmek istemeyen (O dönem sağlık kurumları hasta da kabul etmiyor) Sadık Kaya zorla çalışmak zorunda bırakılıyor. Ve bile bile ölüme gönderiliyor. İlk soruşturmayı yürüten muhakkikler diyor ki ‘Cumhurbaşkanı genelgesine rağmen il Müdürünün talimatı doğrultusunda Sadık Kaya’ya izin verilmemesinin il Müdürü ve Kurum Müdürü açısından görevi ihmal ve görevi kötüye kullanma olarak değerlendirilebileceği…’
ama sonrasında Bakanlık müfettişleri bu talimatı veren il Müdürü ve uygulayan Kurum Yöneticisini aklıyor” diye konuştu.

Eskişehir Hacı Süleyman Çakır Huzurevi’nde sadece Nisan ayında 47 yaşlı ve 28 personel olmak üzere toplam 75 kişinin bir hafta içinde Covid 19 pozitifine yakalanmış, yaşlıların 21’i ile Huzurevi personelinden 1’i de hayatını kaybetmişti.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir